Kocabaş Yağcılık
HOŞ GELDİNİZ! KOCABAŞ YAĞCILIK İLE ALIŞVERİŞE HEMEN BAŞLAYIN
Menü

174 Görüntüleme

  • Anasayfa
  • Sağlıklı Yaşam İçin Hangi Besinleri Tüketmeliyiz

Sağlıklı Yaşam İçin Hangi Besinleri Tüketmeliyiz



Doğal besinler, sağlıklı bir yaşam tarzı için önemli bir rol oynamaktadır. Doğal ürünlerin tüketimi vücudumuzun ihtiyaç duyduğu vitaminler, mineraller ve antioksidanlar ile beslenmemizi sağlar. Ancak hangi besinleri tüketmemiz gerektiği konusunda bazen kararsızlık yaşayabiliriz. Bu blog yazısında, sağlıklı yaşam için hangi besinleri tercih etmemiz gerektiğini ve bunların sağladığı faydaları inceleyeceğiz. Kendi sağlığınızı desteklemek ve doğal ürünlerin faydalarını keşfetmek için okumaya devam edin!

Doğal Ürünler

Günümüzde sağlıklı bir yaşam sürdürmek her zamankinden daha önemlidir. Bunun için doğal ürünleri tercih etmek büyük bir önem taşır. Doğal ürünler, doğadan elde edilen ve işlenmemiş ürünlerdir. Doğal ürünler genellikle kimyasal veya yapay katkı maddeleri içermez, bu nedenle sağlığımız için daha faydalıdır.

Doğal ürünler arasında en önemlilerinden biri organik meyve ve sebzelerdir. Organik tarım yöntemiyle yetiştirilen bu ürünler, hormonlu veya pestisit içermez ve sağlığımız için oldukça faydalıdır. Bunun yanı sıra, doğal bal, organik süt ve süt ürünleri, doğal zeytinyağı gibi ürünler de sağlıklı yaşam için tercih edilebilir.

Doğal Ürünler Sağladığı Yararlar
Organik meyve ve sebzeler Vitamin, mineral ve antioksidan içeriği yüksektir.
Doğal bal Antibakteriyel özelliklere sahiptir ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Organik süt ve süt ürünleri Kalsiyum ve protein kaynağıdır.
Doğal zeytinyağı Kalp dostudur ve sağlıklı yağ içerir.

Sağlıklı yaşam için doğal ürünleri tüketmek büyük önem taşır. Bu ürünlerin içerdikleri doğal besin değerleri vücudumuza fayda sağlar ve sağlık açısından daha iyi bir yaşam sunar. Doğal ürünlerin tüketimiyle birlikte, düzenli egzersiz yapmak ve dengeli beslenmek de sağlıklı yaşamın temel taşları arasındadır. Unutmayın, doğal ürünlerle beslenmek sağlığınız için en doğru tercih olacaktır.

Sağlıklı yaşam için hangi besinleri tüketmeliyiz ?

Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için beslenmemize özen göstermemiz çok önemlidir. Vücudumuzu ihtiyaç duyduğu besinlerle beslemek, enerji düzeyimizi yükseltir ve sağlığımızı korur. Peki, hangi besinleri tüketmeliyiz?

Birinci olarak, taze meyve ve sebzeleri günlük rutinimize dahil etmeliyiz. Meyve ve sebzeler, vitamin, mineral ve antioksidan bakımından zengin kaynaklardır. Her gün farklı renkteki meyve ve sebzelerden tüketerek vücudumuza çeşitli besinler sağlayabiliriz. Örneğin, portakal ve mandalina gibi turunçgiller C vitamini açısından zengin olduğu için bağışıklık sistemimizi güçlendirmemize yardımcı olur.

İkinci olarak, protein kaynağı olarak et, balık, tavuk, yumurta, süt ürünleri ve baklagilleri tercih etmeliyiz. Proteinler, vücuttaki hücrelerin yapı taşıdır ve enerji sağlar. Düşük yağlı etler ve balık omega-3 yağ asitleri içerdiği için kalp sağlığını korur. Ayrıca, doğal sağlık artırıcılar olan badem, ceviz ve fındık gibi yemişleri de tüketebiliriz.

  • Özet olarak sağlıklı bir yaşam sürdürmek için meyve, sebze, protein kaynakları ve sağlıklı yağları tüketmek önemlidir.
Meyve ve Sebzeler Protein Kaynakları Yağlar
Elma Eti soğanı Zeytin yağı
Muz Yumurta Avokado yağı
Portakal Yeşil mercimek Badem yağı

Zeytinyağı Çeşitleri Nelerdir? 

 

Şifa kaynağı olduğu artık herkes tarafından bilinen, enfes yemeklere en güzel imzayı atan zeytinyağı çeşitleri elde ediliş yöntemlerine göre farklı şekillerde sınıflandırılır. Tat, renk, doku, koku ve diğer belirleyiciler ile etmenlerinde değişiklik olan zeytinyağı çeşitleri farklılık göstermektedir. Zeytinyağı çeşitlerini belirme de elde edilme yöntemi, asit düzeyi ve hasat durumu önemlidir.

Her bir işlem zeytin için ayrı bir yolculuk ve tat alma şeklidir. Zeytinyağı çeşitleri benzersiz özellikleri ile damaklara uygun lezzetler bu işlemler sonrasında gerçekleşir. Farklılıklar, farklı tat beklentileri ya da kullanım şekilleri nedeni ile de önemlidir. Hafif zeytinyağı sevenler ya da baskın tat tercih edenler için birçok seçenek bulunur. Bu seçeneklerden kendi damak tadınıza uygun olanı seçerek, sofralarınızda lezzetli tatlar oluşturabilirsiniz. Şimdi sizler için zeytinyağı çeşitleri hakkında bilgi vereceğiz.

Natürel Zeytinyağı

Rengi sarıdan yeşile doğru kayan, doğal yöntemlerle, kimyasal işlem kullanılmadan elde edilen yağ türüdür. Bu yağlarda yoğun bir zeytin tadını hissedersiniz. Bu özel ve şifalı yağ asit oranına göre Natürel Sızma ve Natürel Birinci Sızma olarak ikiye ayrılır.

Asit oranı en yüksek %0,8 olan yağlar Natürel Sızma olarak sınıflandırılırlar. Boğazda baskın bir tat bırakan bu ürünler, şifa ve doğallığı nedeni ile tercih edilen bir yağ türüdür.

Natürel Birinci Zeytinyağı ise, doğal zeytinden, mekanik yöntemlerle elde edilmektedir. Oleik asit oranı ise maksimum %2 olarak belirleyici etmendir. Natural zeytinyağına oranla tadı biraz da hafif ve kokusu daha azdır. Lezzet olarak benzerlik göstermekle birlikte baskın tadı uzaktır.

Riviera Zeytinyağı

Daha çok tercih edilen, rafine ve natürel zeytinyağlarının birleşimi ile oluşmaktadır. Sevilen bir tat ve kokuya sahiptir. Asit oranı %1,5 civarındadır. Sıcak, zeytinyağlı yemeklerde kullanılan, rahatsız bir tat bırakmayan, kullanım oranı da oldukça yüksek olan bir yağ türüdür.

Yemeklerde daha çok zeytinyağı kullanmak isteyen, sağlıklı tüketimden yana olan kullanıcılar için idealdir. Piyasada da en yüksek oranda bulunan yağ türüdür. Sıcak yemekler için ideal bir moleküler yapıya sahiptir. Zeytinyağlılarda özellikle tercih edilir ve enfes bir tat bütünleşmesi sağlar.

Rafine Zeytinyağı

Rafine işlemi uygulanarak, zeytinin temel yapısı bozulmadan elde edilen zeytinyağı türü olarak karşımıza çıkar. Olukça düşük (%0,3) bir asit oranına sahiptir. Bu tip zeytinyağı birçok alanda ve kişi tarafından rahatlıkla tercih edilir ve kullanılır.

Damak tadı olarak baskın zeytinyağını sevmeyen, tercih etmeyen kullanıcılar için ideal bir üründür. Rafine işlemleri ile yağda bulunan oleik asit türevi düşürülür. Aslında ne kadar özellik kaybı o kadar işlem anlamına gelse de, bu yağ türü de şifasını özünde saklamaktadır.

Taş Baskı Zeytinyağı

Oldukça eski, şuan ender kullanılan ancak en doğal zeytinyağı üretim tekniğidir. Silindir şeklinde taşların arasında meyvelerin sıkılmasıyla elde edilen yağ türüdür. Özellikle Ayvalık bölgesinde yaygın olan bu teknik, zeytine has buruk bir tat ile sonuçlanır.

Zeytinin harika tarihi yolculuğunda kullanılan ilk yöntem olma özelliğine sahip olan bu teknik, benzersiz lezzeti ile gerçek zeytinyağı tadını kullanıcılarına sunar. Etkin bir lezzet ve özgün bir tada sahip olan bu yağ, zeytin tutkunları için paha biçilemez özelliktedir. Ender olan bu yöntem, zahmetli ve ürün bazında düşük randıman sağladığı için fiyat olarak da bedeli yüksektir. Ancak elde edilen tat ve doyum gerçek anlamda yüksektir.

Ham Zeytinyağı

Zeytinin işlendikten hemen sonraki, rafine edilmemiş durumuna denir. Lezzetten uzak, tadı ve kokusu yoğun olduğundan tercih edilmez. %2’den daha yüksek asit oranına sahiptir. Aslında Lampante ve rafine zeytinyağının ham maddesi de denilebilir. İşlemlerden geçtikten sonra rahatlıkla kullanımı söz konusudur.

Yeşil zeytinin ilginç ve acımsı tadını deneyenler gerçekten farklı bulur. Yeşil zeytin sütümsü bir yapıya sahip olurken, aynı acımtırak etkiyi yağa da yansıtmaktadır. Bu şekilde aktif ve özgün bir yağ elde edilir. Bu tip yağlar tatlarının baskınlığı nedeni ile herkesin kullanamadığı, sadece tercih edenlerin ve sevenlerin kullandığı bir türdür. Özel bir sos olarak alınarak kullanılabilir.

Soğuk Sıkım Zeytinyağı

Oldukça eski, tercih edilen, günümüzde çok fazla uygulanmamak ile birlikte en lezzetli ve şifalı olan zeytinyağı türüdür. 27 derecenin altında soğuk su ile birlikte sıkılan, en taze şekli olarak adlandırılabilir. Oldukça yüksek oranda kullanım alanı vardır ve özellikle soğuk yemekler, mezelerde tercih edilen bir türdür.

Su ile birlikte işlem gören zeytinler, özlerinde ki özellikleri kaybetmeden, yağa dönüşmektedirler. Bu şekilde şifaları da korunur. Ülkemizde taş baskıdan sonra en eski yağ yapım tekniği olarak gözlemlenir. Buna keza lezzeti de oldukça baskın, rengi koyu ve hoştur. Şifalı yemekler ve haricen kullanım için de uygun olan bu tür, yoğun şekilde bulunmasa da, bölgesel üretim yapılan yerlerden temin edilebilir.

Organik Zeytinyağı

Zeytin ağacı bulunduğu bölge özellikleri ile anılan, tada ve kokuya sahip olan oldukça özel bir ağaçtır. Meyveleri de aynı şekilde belirgin bölgesel tatlar içermektedir. Bu bölgelerde ki zeytinlerin, özelliklerini kaybetmeden işlenerek, adı ile sunulması organik sıkma zeytinyağının doğuşunu sağlamıştır. Edremit, Ayvalık ya da Gemlik bölgeleri bu tip yağlara örnek olarak gösterilebilmektedir.

Zeytinin yetiştiği ortam, nem, sıcaklık ve toprak verimi doğrudan lezzetini de etkilemektedir. Ülkemizde Güney Marmara, Ege bölgesi ve nispeten Akdeniz bölgelerinde zeytin yetişimi için uygun ve verimlidir. Ancak her bölgenin zeytin yapısı, meyve kalitesi ve özelliği farklılık göstermektedir. Bu da zeytinin yağ ya da sofralık olarak kullanılmasında belirleyici bir etmendir.

Erken Hasat Zeytinyağı

Erken hasat zeytinyağı, zeytinin işlenme yönteminden değil, işlendiği zamanda ki durumundan esinlenir. Bu tip zeytinyağı Ekim ile Mart ayları içinde gerçekleşir ve hasadın yapıldığı bölgeye göre değişiklik gösterir. Olgunlaşmamış, yeşil zeytinin toplanarak işlenmesi sonucu elde edilir. Keskin bir tadı olan bu ürün, acımsı ama yoğun bir tada da sahiptir. Özellikle salatalarda, mezelerde tercih edilen özel sos görevi görebilen enfes bir üründür. Soğuk olarak kullanılan zeytinyağı her zaman şifa ve lezzet bakımında da keyifli bir tüketim seçeneğini kullanıcılarına sunar.

 

Yardıma İhtiyacınız Var mı ?

Hemen bizlerden destek alın

whatsapp icon